Televizyonda ilgiyle izlenen 'Hatırla Sevgili' dizisinin müziklerinin yer aldığı albümde liste başı oldu. Kısa bir süre önce Kalan Müzik'ten çıkan albüm, yaz sezonu olmasına rağmen 10 günde 30 bin sattı. Dizinin müzikleri yapan Kemal Sahir Gürel, Erdal Güney ve Hüseyin Yıldız oldukça keyifli.
Yeni yayın döneminde ATV için Makedonya'da çekilen Elveda Rumeli dizisinin ve Hüseyin Karabey'in ilk uzun metrajlı filmi Gitmek'in müziklerini hazırlayan üç arkadaş, bu müziklerin Hatırla Sevgili gibi sevileceklerinden emin. Kadrolarına iki kişiyi daha eklediklerini söyleyen Kemal Sahir Gürel, yaz dönemi içerisinde gelen 8 dizi müziği projesinin de hiçbirini kabul etmediklerini belirtiyor. Etiler'deki Stüdyo Metropol'de yaptığımız görüşmemize belfıtığı hastalığı nedeniyle Hüseyin Yıldız katılamadı ama arkadaşları, -fotoğraf çekerken gülümsememek için ellerinden geleni yapsalar da- onun enerjisini her daim hissettirdi.
Dizinin reytingleri yüksekti ama şimdi albümün reytingleri de tescillenmiş oldu. Bunu bekliyor muydunuz?
Kemal Sahir Gürel: You tube’da sadece iki melodinin bir milyon kere indirildiğini, kliplerinin yapıldığını tespit ettik. Melodiler cep telefonlarına indirildi, CD marketlerin de yoğun bir talebi vardı. Dizi müziğinin sevildiğini biliyorduk ama yazın ortasında bu kadar talep edileceğini tahmin etmiyorduk. Aslında albümü mayısta çıkaracaktır, olmayınca eylüle ertelemiştik. Ama talep artınca yaz ortasında çıktı. Müzik sektörünün giderek tükendiği, albüm satışlarının bu kadar düştüğü, korsan baskıların arttığı bir dönemde Hatırla Sevgili’nin 10 günde 30 bin rakamına ulaşması müzik sektöründe çok büyük bir olay. Popüler şarkıcıların albümleri 1 milyon satıyordu. Şimdi yüz bini zor geçiyor. Demek ki insanlar gerçekten çok sevmişler ki, alıyorlar. Dönemin rengini yansıtabilecek, bugünkü insanların sanatsal beklentilerine denk düşecek bir müzik tarzı oluşturmaya çalıştık, dönemin müziklerini taradık.
Tarama yaparken nelere rastladınız?
Kemal Sahir Gürel: Hatırla Sevgili şarkısının dışında Sadettin Kaynak ve Selahattin Pınar’ın şarkıları, Avrupa’daki ve dünyadaki müzik akımları ve onların değişimleri ve toplumsal muhalefetle birlikte gelişen sol tandanslı müzikler... Ondan sonra da kitlesel olarak söylenen yani bir şarkıcının üretmediği ama insanların anonim olarak ürettiği şarkılar var. “Olur mu böyle olur mu” gibi. Ruhi Su’nun çalışmaları, 70’lere gelindiğinde Livaneli, Rahmi Saltuk var, yavaş yavaş müzik tarzı olarak başka bir dönem başlıyor. Yani sonuçta dizide Türk müzik tarihinin kronolojisi de var. Amacımız bir laboratuar çalışması yapmak değildi elbette, yeniden üretmek esastı. Nitekim Zor Yıllar, Yaralı Kalbim, Geçmişten Geleceğe ve Dalgakıran şarkıları çok başarılı oldu.
Erdal Güney: Yaptığımız işin karşılığını görmek açısından bizim için mutlu edici bir sonuç. Hatırla Sevgili’nin çalışma dönemi kendi içinde birçok zorluğu barındırıyordu. Birçok müzisyenin de aslında altından kalkabileceğini iddia edemeyeceği bir işti. Çünkü 58’lerden 80’lere kadar kronolojisini tarif etmeniz gerekiyordu. Bir yandan belgesel bir tarzı olmalıydı, bir yandan da kendi hayalimizi, düşlerimizi koymamız gerekiyordu.
Senaryo sizin de yaranıza parmak basıyor, siz de çok sevdiniz projeyi değil mi?
Erdal Güney: Biz niye sevdik? Hatırla Sevgili’nin açılımı; ‘hatırla, ey sevgili yurdum’du bize göre. Bu yurdun içinde yaşayan, yurdun sorunlarını bir şekilde yaşamış, kendince çözümlemeye, müdahale etmeye çalışan, demokratik toplumsal kimliği ile sanatsal kimliğini buluşturmaya çalışan insanlar olarak sevdik ve yaşamaya çalıştık.
TRT’nin eskinden yaptığı dizilerin de çok güzel müzikleri olurdu. Dizi müzikleri sizce neden son dönemde bu kadar popüler oldu?
Kemal Sahir Gürel: Diziler reyting yarışı için yapılıyor. Bazen tek başına senaryo yeterli olmuyor. Dolayısıyla birçok takviyeye ihtiyaç duyulabiliyor. Senaryonun tıkandığı, oyunculuğun yavan kaldığı noktalarda müzik yardımcı bir unsur. Bunu kendi projelerimiz için demiyorum; çünkü farklı olduğumuzu düşünüyorum. Ama dağılmak üzere olan birçok dizinin müzik tarafından kurtarıldığı gördük. Son dakikada ipten müzik sayesinden dönen diziler oluyor. Bu yapımcıların dikkatini çekti. Bu nedenle son yıllarda daha popüler.
Dizinin yeni beste çalışmaları ne aşamada?
Erdal Güney: Dizinin senaryosu 70’lerin başına geldi. Fayton ve ada görüntüsü varken başka bir müzik kullanıyorduk, şimdi yavaş yavaş araçların arttığı, yolların genişlemeye başladığı, endüstriyel hayatın gelişmeye başladığı bir döneme müzik hazırlayacağız. Livaneli’den, Orhan Gencebay’dan o dönemle özdeşleşen seslerin içinde olduğu beste çalışmalarımız var.
Başka proje yok mu?
Kemal Sahir Gürel: Hatırla Sevgili ve Yemin adlı dizi, bir ekip olarak dizi müziklerine kenetlenmemize neden oldu. Hüseyin, Erdal ve ben... Fakat ekibimize iki arkadaş daha katıldı. Bundan sonraki çalışmalarımızda beş kişiyiz. Elveda Rumeli var. ATV’de yayınlanacak tarihî bir dizi. Yarı komedi. Erdal Özyağcılar başrolde. 1890’lı yıllarda Makedonya’da geçen bir dizi. Çekimler Makedonya’da yapılıyor. Eylülün 15’inden itibaren yayına başlayacak. Bir de Hüseyin Karabey’in uzun metrajlı filmi Gitmek’in müziğini yapıyoruz.
Dizi olarak başka projeniz yok mu? Çok teklif gelmiştir diye düşünüyorduk…
Kemal Sahir Gürel: Kendi yaratıcılığımızı yansıtabileceğimiz projeler seçiyoruz. 8 tane dizi projesinin reddettik mesela. Bu projelere bir şey katacağımızı düşünmedik. Reddetmemizin nedeni onları beğenmemek değil, bizim katacak bir şeyimizin olmamasıydı.
Erdal Güney: Bizim işimiz doğasının dışında projelerdi. Bu, Türkiye’nin sıkıntısıdır aslında. Başarılı olduysanız herkes yüklenir ve bir süre sonra siz yok olursunuz. Bu işin böyle bir trafiği var. Ama biz doğru bir şeyler yapmak niyetiyle davranmaya çalışıyoruz.